7 Şubat 2019 Perşembe

Eşikte

Nefesinde buz kristalleri,
Ciğerlerimde kan, katran ve sütün.
Hava soğuk,
Nefesinde buz,
Yalnız beni üşütmüyor varlığın.

Lanetlenmiş isimler arasındayız,
Mesela benim alnımda bir Kabil lekesi,
Senin salıncak taşıyamayacak kadar güçsüz dalların.
Üstelik hava soğuk ve
Nefesin buzdan bir desen işliyor soluma.
Üstelik durmaktayım,
Bir yerin üzerinde bile değil. 
Durmaktayım,
Bir masanın vakurluğu üzerine düşünmesi gibi.
Üstelik ayaklarından çakılmış bahçeye.
Kimsenin olmayan bir bahçeye.

Çözülmeyecek lanetimiz de
Derime işlediğin buzlar gibi.
Çözülmeyecek,
Bir santurun iki yanında durmadan ikimiz.

Tekliğime, tekilliğime konan kuşun ayaklarında
Kıtalar aşacaksın sen.
Bir bahar gelecek ve
İki kıta arasında kalacaksın.
O baharda daha bir sevgili yanacak kutlama ateşleri.
Ve ısınmak için değil,
Yalnızca tanıdığın için yanaşacaksın o ateşlere.
Çok iyi tanıdığını sandığın ateşlere.

İki kıta arasında,
Sağ ve sol omzun arasında,
Araf sisiyle hapsediliyoruz lanetlenmişliğimize.
Eşikteliğine bir yenisini daha ekliyorsun.
1789'dan beri bağırıyorsun oysa,
Liberte, Egalite, Fraternite.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.